Yüksek enflasyonun hüküm sürdüğü son yıllarda sahip olunan paranın değerinin korunması büyük bir önem arz etmektedir. Böyle bir koruma ancak paranın enflasyon oranından bir nebze daha yüksek getiri sağlayan yatırım araçlarına yatırılması suretiyle sağlanabilmektedir.

Hisse senedi (borsa), kripto para, türev ürünler vb. yüksek riskli ve aktif yönetimi gerektiren yatırım araçlarını tercih etmeyenler için yatırım fonu ve BES (bireysel emeklilik) gibi pasif yönetim kapsamındaki tasarruf ve yatırım araçları seçenek olarak durmaktadır.

Yatırım fonlarının yatırım aracı olmak özelliği ön planda iken BES hem tasarruf hem de yatırım aracı mahiyetinde bulunmaktadır.

Yatırım fonu (Mutual funds) tasarruf sahiplerinden katılma belgeleri karşılığında toplanan paralarla belge sahibi adına oluşturulacak hisse senedi, tahvil, repo, kıymetli madenler, emtia ve mevduat gibi farklı araçlardan oluşan portföyü işletmek amacı ile kurulan mal varlığıdır. Dolayısıyla, yatırım fonu yatırımcısı yatırım fonu almak suretiyle söz konusu araçlara dolaylı yoldan yatırım yapmış olmaktadır. Risk bakımından bakıldığında yatırım fonunun içerisinde birden fazla yatırım aracı ve menkul varlık bulunduğundan profesyonel yönetim ve risk çeşitlendirme yoluyla söz konusu menkul varlıklara dolaylı yatırım yapılması nedeniyle yatırım fonu bu varlıklara doğrudan yatırım yapılmasına nazaran daha az risk taşımaktadır.

Bireysel emeklilik (IRA) ise; sosyal güvenlik sistemi gibi çalışan dönemde belli bir süreyle prim (katkı payı) yatırılması suretiyle belli bir süre sonra getirisiyle birlikte toplanan paranın geri alınması esasına dayanmaktadır. BES’in sosyal güvenlik sisteminden en önemli farkı sosyal güvenlikte havuzda toplanan paradan emeklilik döneminde belli bir formüle göre katılımcılara geri ödeme (emekli aylığı) yapılırken bireysel emeklilikte her bir yatırımcının sisteme yaptığı katkı ve bu katkı tutarının getirisi kadar kendisine geri ödeme yapılmasıdır. BES’deki “bireysel” kelimesi de her bireyin sisteme ne tutarda ödeme yapacağını kendisinin belirlemesi ve sistemden ayrılması halinde yatırdığı tutar ile bu tutarın getirisi kadar ödeme alacağını bilmesidir.

Her ne kadar bireysel emeklilik sistemi (BES) bir nevi sosyal güvence olarak görülmekse ise de son yıllarda söz konusu sisteme ilişkin artan devlet desteği, bireysel emeklilik fonlarının getiri performansı ve katılımcıların kendi tercihlerine göre bireysel emeklilik fonu seçiminde bulunabilmesi söz konusu sistemin bir yatırım aracı olan yatırım fonu kadar cazip olmasına yol açmaktadır.

Bununla birlikte, sisteme katılım, esneklik, vergilendirme ve devlet desteği açısından söz konusu iki sistem arasında önemli farklar bulunmaktadır.

  1. Sisteme Katılım

Sadece gerçek kişiler (bireyler) BES’e katılabilirken tüzel kişiler dahil herkes yatırım fonlarına yatırım yapabilmektedir. Otomatik (zorunlu) BES’e ise tüm gerçek kişiler değil, işçi veya memur statüsünde çalışıp 45 yaşın altındaki T.C. vatandaşları dahil edilir (45 yaşını doldurmuş çalışanlar ise, talep etmeleri halinde söz konusu plana dahil edilebilir). Sisteme katılmak için şirket ile katılımcı arasında emeklilik sözleşmesi akdedilir. Yatırım fonu almak için ise kişinin yatırım hesabının bulunması yeterli olup sisteme katılım sözleşmesi imzalamasına gerek bulunmamaktadır. Öte yandan, çalışan adına işveren tarafından BES’e ödeme yapılabilirken yatırım fonlarında böyle bir özellik bulunmamaktadır.

  1. Birikim Alışkanlığı

Yatırım fonları yatırım iştahı, piyasa şartları ve gelir düzeyi gibi parametlere göre tasarruf ve yatırımlarını şekillendirmek isteyen kişilere yönelik iken bireysel emeklilik sistemi yatırım (tasarruf) alışkanlığını belli bir düzene bağlamak isteyenlere uygun bir sistemdir. Hatta, otomatik BES’te katkı tutarı kişinin maaşından kesildiği için kişi otomatik olarak tasarruf (yatırım) yapmaktadır.

  1. Getiri Oranı

Gerek BES gerekse yatırım fonlarının getiri oranı; seçilen fon ve yatırımın süresine göre değişkenlik göstermekle birlikte, 2021 yılında yatırım fonları ortalama % 34 oranında getiri sağlamış olmasına karşın bireysel emeklilik fonları ortalama % 40 oranında getiri sağlamıştır. Söz konusu durumun nedenlerinden biri, BES fonlarının içinde altın ve dövizin ağırlıklı olarak bulunması ve 2021 yılında söz konusu araçların değerinde dikkate değer artışlar olmasıdır. Bu nedenle, BES ve yatırım fonlarının karşılaştırmalı ortalama getirileri yıldan yıla değişkenlik gösterebilir.

  1. Devlet Desteği (Katkısı)

Yatırım fonlarına yatırılan paraya ilişkin olarak herhangi bir şekilde devlet desteği yani katkısı bulunmamasına karşın T.C. vatandaşları tarafından gerek gönüllü gerekse zorunlu (otomatik) olarak bireysel emeklilik sistemine yatırılan paranın % 30’u oranında devlet katkısı (yıllık brüt asgari ücretin % 30’unu geçmemek şartıyla) bulunmaktadır. Örneğin, yıl içinde katılımcı tarafından sisteme toplam 10.000 TL (toplu halde veya parça parça) yatırılması halinde devlet tarafından katılımcı adına 3.000 TL tutarında katkı payı yatırılmakta ve böylece katılımcının hesabında toplam 13.000 TL toplanmış olmaktadır. Katılımcının yatırdığı para gibi devlet tarafından sağlanan para da katılımcı adına yatırıma yönlendirilmektedir.

  1. Vergilendirme

BES’ten elde edilen getiri de yatırım fonları gibi vergiye tabi olmakla birlikte vergi oranları bakımından aralarında önemli farklar bulunmaktadır.

Bireysel emeklilik sisteminden;

a) 10 yıldan az süreyle katkı payı ödeyerek ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin (toplam birikim) içerdiği getiri tutarı (devlet katkısına ilişkin getiri tutarı dahil) % 15’i,

b) 10 yıl süreyle katkı payı ödemiş olmakla birlikte emeklilik hakkı kazanmadan ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin (toplam birikim) içerdiği getiri tutarı (devlet katkısına ilişkin getiri tutarı dahil) % 10’u,

c) Emeklilik hakkı kazananlar (sistemde 10 yıl durma ve 56 yaşını doldurma) ile bu sistemden vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemelerin (toplam birikim) içerdiği getiri tutarı (devlet katkısına ilişkin getiri tutarı dahil) % 5’i

oranında gelir vergisi (stopaj yoluyla) kesilir.

Yatırım fonlarından elde edilen gelirler (getiri) ise kural olarak % 10 oranında vergiye tabidir. Vergi stopaj (kesinti) suretiyle ödenir. Bu surette ödenen vergi nihai olup, beyan edilmez. Öte yandan, devamlı olarak fon toplam değerinin en az %80’i Borsa İstanbul’da (BİST) işlem gören pay senetlerinden oluşan hisse senedi yoğun fonların katılma paylarından elde edilen kazançlar % 0 oranında stopaja (vergiye) tabidir. Aynı şekilde, sürekli olarak portföyünün en az % 51’i BİST’de işlem gören pay senetlerinden oluşan yatırım fonlarının, 1 yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma paylarının elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar stopaja tabi değildir.

  1. Fon Seçimi

Bireysel emeklilik sisteminin amacı kişiye bir nevi sosyal güvence sağlamak ve anaparayı korumak olduğundan seçilebilecek fonlar sınırlı bulunmaktadır. Bununla birlikte, katılımcı sadece hesabının bulunduğu bireysel emeklilik şirketi bünyesinde bulunan fonları değil, BEFAŞ Platformu üzerinden diğer bireysel emeklilik şirketi bünyesinde bulunan fonları da alıp satabilir. Tüm bireysel emeklilik fonlarının getirileri TEFAŞ sisteminde (www.tefas.gov.tr) yer alan BEFAŞ Platformunda görülebilir.

Yatırım fonu sisteminde ise serbest fonlar (hedge fund) dahil olmak üzere çok geniş bir yelpazede çok sayıda fon türü ve fon yer almaktadır. Yatırımcı sadece hesabının bulunduğu yatırım kuruluşunun değil, TEFAŞ sisteminde (www.tefas.gov.tr) yer alan diğer yatırım kuruluşlarının fonlarına da yatırım yapabilmektedir.

  1. Fon Değişikliği

Bireysel emeklilik hesabındaki birikimin ve ödenen katkı paylarının fonlar arasındaki dağılım oranları veya tutarları, bir yılda en fazla 12 kez değiştirilebilir. Yatırım fonlarında ise bu tür bir sınırlama bulunmamakta olup yatırımcı fonlar arasında dilediği kadar geçiş yapabilir.

  1. Sistemden Çıkış

Yatırım fonları her zaman alınıp satılabildiği ve satıldığında herhangi bir kesinti yapılmadığı halde bireysel emeklilik sisteminden emeklilik hakkı kazanmadan ya da malullük veya ölüm gibi nedenler dışında ayrılma halinde devlet tarafından sağlanan katkı payının belli bir oranında kesinti yapılmaktadır. Bu bağlamda;

a) En az üç yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı hesabındaki tutarın % 15’ine,

b) En az altı yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı hesabındaki tutarın yüzde % 35’ine,

c) En az on yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı hesabındaki tutarın % 60’ına,

hak kazanır.

Bireysel emeklilik sisteminden emeklilik hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat veya malûliyet nedeniyle ayrılanlar Devlet katkısı hesabındaki tutarın tamamına hak kazanır.

Emekliliğe hak kazanan katılımcı, bireysel emeklilik hesabındaki birikimlerinin bir program dahilinde ödenmesini, tamamının defaten ödenmesini ya da yapacağı yıllık gelir sigortası sözleşmesi çerçevesinde kendisine maaş bağlanmasını talep edebilir.

Ayrıca nakit ihtiyacının bulunması halinde yatırımcı zararına da olsa yatırım fonlarının bir kısmını veya tamamını satarak nakit ihtiyacını karşılayabilirken bireysel emeklilik sisteminden paranın çekilmesi sistemden çıkılması anlamına gelmekte olup bu durum fonda biriken devlet katkısından yoksun kalınması ve dezavantajlı oranda vergi oranına maruz kalınmasına yol açar. Bununla birlikte, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumunca belirlenen hallerde ve koşullarda katılımcıya sistemden ayrılmadan, Devlet katkısı hesabındaki tutarlar hariç hesabındaki birikim tutarının yüzde ellisine kadar kısmen ödeme yapılabilir. (Söz konusu hal ve koşullar henüz Kurum tarafından belirlenmemiştir)

Sonuç

BES; birikim ve tasarruf alışkanlığı kazandırması, %30 oranındaki devlet katkısı sağlaması ve daha az takip gerektirmesi bakımından yatırım fonlarına karşı avantajlı iken, yatırım fonları ise fon çeşitliliğinin nispeten çok olması, alım-satım kısıtlamalarının bulunmaması, esneklik, sistemden herhangi bir zamanda çıkılması halinde daha az oranda vergi ve getiri kesintisine maruz kalınması bakımından BES’e karşı avantajlı durumda bulunmaktadır.

Bu nedenle, yatırımcıların BES ile yatırım fonları arasında tercih yaparken düzenli ve uzun vadeli birikim alışkanlığı ve potansiyelini, alım-satım kısıtlamalarına tabi olma, devlet desteğinden yararlanma, fon çeşitliliği ve vergi gibi unsurları göz önüne alarak karar vermesinde fayda bulunmaktadır.

Kategoriler: Genel

0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar yer tutucu

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir